Paslanmaz çeliğin başarılı bir şekilde kullanımı çevre şartlarına, seçilen kaliteye, yüzey kalitesine, müşterinin beklentilerine ve tanımlanan bakım şartlarına bağlıdır.
Paslanmaz çelikler kesin çözümler sunar fakat yüksek dayanıklılık beklentileriyle yıpratıcı sınırdaki çalışma ve çevre şartları, yüzey kalitesi üzerinde önemli etkiler yaratacaktır. Yüzey kaliteleri mekanik olarak aşındırıcılarla ve kimyasal olarak elde edilir. Mekanik ve kimyasal işlemleri anlamak, yüzey karakteristiklerini ve nasıl etkilediğini anlamak, müşteriler ve yapıları için alınabilecek en iyi sonucun alınmasını sağlar. Kimyasal işlem çeliğin korozyon performansını ve tabiî ki kullanımı esnasındaki görünümünü iyileştirir. Paslanmaz çelikler eğer yüzeyleri temiz ve düzgün olursa korozyona karşı daha dayanıklı olurlar.
Temizin anlamı yüzeyinde kirletici katman ve yapışkan içermeyen veya yüzeyde çeliğin kendisiyle (karbon çeliğinde olduğu gibi veya tuzda olduğu gibi) veya korozyon başlangıç noktası oluşturabilecek başlangıç noktaları veya aralık veya çatlak gibi etkenler içermeyen anlamındadır.
Düzgünün anlamı ise "mikro" seviyede minimum alana sahip olmak anlamına gelir. Mekanik olarak yüzeyi aşındırmak çeliğin yüzeyini pütürlü veya çizgili yapıp, istenmeyen küçük parçacıkları yüzeye gömebilir.
Kimyasal işlemlerin genel özelliği çeliğin tüm yüzeyini temizlemeleridir. Kimyasal işlemler de seçilen prosese bağlı olarak çeliğin yüzeyini düzgünleştirebilir veya pütürleştirebilir veya yüzeyi değiştirmeden bırakabilir. Fakat eğer düzgün bir şekilde doğru seçilerek uygulanırlarsa, tüm kimyasal işlemler korozyon dayanımını artırır.
|
Çelik üretimi esnasında, çeliğin sülfür içeriği çok sıkı bir şekilde kontrol altında tutulur. Bu şartlarda dahi bazı sülfür parçacıkları çelik içinde kalır ve korozyon başlangıç noktaları oluştururlar. Bu şartlarda kimyasal yüzey işlemi bu parçacıkları alarak yüzey kalitesini artırır.
Birçok çubuk şeklindeki ürünler üretildiklerinde biraz daha yüksek oranda sülfür içerirler. Bu yüzden kimyasal yüzey işlemleri bu tür ürünler için daha da önemlidir. Genel olarak yassı ürünlerin, özellikle soğuk haddelenmiş yassı ürünlerin (saç, plaka, rulo gibi) kalınlıkları azaldıkça yüzey düzgünlüğü artar.
Tipik No.1 yüzey kalın bir plaka ufak tefek yüzey hataları, gözle görülemeyecek kadar küçük girinti ve çıkıntıları ve 5-6 mikronluk yüzey pürüzlülüğü (Ra) vardır.
Tipik bir 2B yüzey soğuk hadde 1,7 mm sacın 0,2 mikronluk bir yüzey pürüzlülüğü veya sıcak hadde çıkışından biraz daha iyi bir görünümü vardır.
Üretim süreçleri (kesme, bükme, kaynaklama ve parlatma) esnasında yeni yüzeylerde oluşturulacaktır. Yeni oluşturulan yüzeyin korozyon performansı genelde tedarik edildiğinden daha düşük olacaktır, çünkü yüzey daha pürüzlü olacaktır veya yüzeyin hemen altındaki sülfür inklüzyonları yüzeye çıkacaktır veya işleme sonrasında kirlenme olacaktır. Düzgün bir şekilde uygulanan kimyasal işlemler yüzeyi temiz tuttuğu gibi en uygun korozyon performansını da garanti edecektir.
Kimyasal işlemler dört ayrı gurupta incelenebilir:
- Asit Banyosuna Daldırma: Kontrollü asitli banyoya daldırma işlemi yüzeydeki tüm pislikleri ve kalıntıları (ısıl işlem ve kaynaklama gibi yüksek sıcaklığa bağlı olanları da) alacaktır. Asit banyosuna daldırma işlemi aynı zamanda yüzeyde oluşan krom oksit tabakasının küçük bir bölümünün de alınması anlamına gelmektedir.
- Pasivasyon: Kalıntıları alan asidin veya kimyasalların oksitlenmesi ve yüzeydeki krom oksit tabakasının artırılmasıdır.
- Kıskaçlama Kimyasalları: Kıskaçlama kimyasalları yüzey kirliliğine neden olan kalıntıları almaya yarayan kimyasallardır.
- Elektro-Kimyasal İşlemler: Yüzeydeki kalıntıları alan ve yüzeyin parlatılıp, pürüzsüzleştirilmesini sağlayan bir kimyasal işlemdir.
Asit Banyosuna Daldırma
Nitrik ve hidroflorik (HF) asit karışımlarına daldırma en çok kullanılan ve etkili olan işlemdir. Asitler banyo olarak, jel olarak ve macun olarak bulunabilir. Bu karışımlar ticari olarak %25 'e kadar nitrik asit ve %8 'e kadar hidroflorik asit içerirler. Bu kimyasallar yüzeyi donuklaştırıp, pürüzleştirebilecek şekilde paslanmaz çeliğin yüzeyine nüfuz ederler.
Sağlık, çevre ve güvenlik açısından bu kimyasallarla çalışırken çok dikkat edilmesi gerekir. HF 'nin birçok ülkede kullanımına kısıtlama getiren ve 7 nolu zehir olarak niteleyen kanunlar vardır.
Pasivasyon
Bu amaç için en fazla kullanılan kimyasal nitrik asittir. Pasivasyon işlemlerini banyo, jel ve macun olarak uygulamak mümkündür. Bu malzemenin ticari uygulamalarında yaklaşık olarak %50 oranında nitrik asit vardır ve sodyum dikromit gibi diğer oksitleyicileri de içerebilir. Uygun bir şekilde kullanılırsa, nitrik asit çözeltisi işlemi, ayna yüzeyli çeliklerde uygulamadan önce test edilmesi tavsiye edilmekle birlikte, çeliğin görünümünde herhangi bir olumsuz etki yaratmaz.
Pasivasyon işlemiyle paslanmaz çeliğin yüzeyinde karbon çeliğinden kalan artıkların tamamı ve sülfür inklüzyonları çözünür ve alınır. Nitrik asit ayrıca yüzeydeki krom oranını da artırır.
Asit Banyosuna Daldırma ve Pasivasyon: Gemilerde kullanılacak olan helikopter yakıt tankının işlemlerden önceki (soldaki resim) ve sonraki (sağdaki resim) durumları
|
|
|
|
|
Kıskaçlama Kimyasalları
Kıskaçlama kimyasalları yüzeyi belirli bölümlerini seçerek temizlemek maksadıyla kullanılan kimyasallardır. "COOH" Karboksilik asit gurubu temizleyici olarak, su yumuşatıcısı olarak ve yağlayıcı olarak kullanılan kıskaçlama kimyasalları için temel teşkil eder. İşlevini tam ve doğru olarak yapabilmesi için sıcaklık ve pH değerinin doğru uygulanması zorunludur. Boru ve kaplarda işlem sonrası türbülansla çalkalanması önemlidir.
Kıskaçlama kimyasallarıyla temizleme daha çok sistemin ve kimyasalın ticari olarak sahibinin bilgilerine bağlıdır ve diğer tanımlanan yöntemler gibi standartlaştırılmamışlardır.
Bu sistemin başarılı bir şekilde kullanımı her bir uygulama için ayrı bir şekilde oluşturulmuş kullanım kılavuzu veya talimatlarıyla olur.
Elektro-Kimyasal Yöntem:
|
Uygulanacak yüzeyin yüksek temizlik ve pürüzsüzlük oranına bağlı olarak metal kaldırma yöntemiyle genelde fosforik ve sülfürik asitler kullanılarak uygulanır. İşlem yüzeydeki gözle görülemeyen küçük çıkıntı ve tümsekliklerin alınmasıyla ve buna bağlı yüzeydeki krom oksit oranının artırılması şeklinde gerçekleşir. Bu teknik ölçülü pürüzlülük oranının %30 civarında değiştirilmesiyle, özellikle yüzeyin cilasının ve parlaklığının artırılması şeklinde etki gösterir.
|
|
|
|
Paslanmaz çeliklerde yüzeye nüfuz eden kimyasal prosesler için reaksiyon süresi artan kalite ile birlikte artar. Serbest işleme kalitelerinde daha dikkatli olmak gerekir ve bu kalitelerin prosesleri genelde daha düşük etkili kimyasallarla yürütülür. Çeliklere sülfür ilavesi, bu tür kimyasal işlemler esnasında kimyasalların daha etkin çalışmasına neden olur. Martensitik veya düşük kromlu ferritik paslanmaz çeliklerde işlem yaparken dikkatli olunması gerekir.
Her bir paslanmaz çelik kalitesi için detaylı öneriler aşağıda verilmektedir:
Standartlarda 4 çeşit işlem kategorisi tanımlanmıştır fakat en geniş olarak kullanılanları şunlardır:
- ASTM A380 - Paslanmaz çelik parçaların, takımların ve sistemlerin temizleme, kabuk kaldırma ve Pasivasyonu
- ASTM A967 - Paslanmaz çelik parçaları için kimyasal pasivasyon işlemleri
- ASTM B912 - Elektro-kimyasal yöntemlerle paslanmaz çeliklerin pasivasyonu
Bu çok değerli standartlar bu proseslerin seçimi, uygulaması ve değerlendirmesi hakkında detaylı tavsiyelerde bulunmaktadır. Okunması tavsiye edilir.
Yüzeye yapışmış pislikler ve yağlar yüzeyin yukarıda bahsedilen proseslere tabii tutulmasını engeller. Bu nedenle kimyasal işlemleri uygulamadan önce çelik yüzeyinin bu tür engellerden arındırılmış olması gerekir.
Yukarıda kabaca açıklanan birçok kimyasal işlem güçlü asitler içerir. Bu tür asitleri kullanım sonunda atmak için etkinsizleştirilmesi gerekir. Yerel belediyelerden ve/veya ilgili bakanlıklardan etkinsizleştirme ve doğaya atık olarak bırakılması konusunda izin alınması gerekmektedir. Yukarıda açıklanan kimyasalların çoğu devlet sağlık ve temizlik kanunlarına göre zararlı ve zehirli maddeler sınıfında olup, satın alınması, taşınması, stoklanması ve kullanımı kanunlarla belirtilen sınırlar içinde yapılabilmektedir.
|